“İş Tecrübemle Sektörde Yer Edindim”
“Yolumuza Adopen’le devam ediyoruz. Müşterilerimiz de, bayilerimiz de, biz de Adopen’den çok memnunuz. Adopen, kriz ortamında durumu çok iyi yönettikleri için Adopen’le birlikteliğimizin ne kadar doğru bir karar olduğunu görüyoruz” diyen Öztürk Pencere Kapı İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. Firma Sahibi Fikri ÖZTÜRK ile söyleşimizi gerçekleştirdik.
Öztürk Pencere ne zaman kuruldu?
2002 yılından beri bu sektörün içindeyim. Daha önce sektörde başka bir firma ile ortaklığım vardı. Oradan ayrılıp 2015 yılında kendi firmamı yani Öztürk Pencere’i kurdum.
İş hayatına PVC sektörü ile mi başladınız?
İş hayatına izolasyon sektörü ile başladım. O da bizim sektör sayılır. Buralara kadar hazır parayla değil, çalışarak geldim. Tırnağımla kazıyarak, iş tecrübemle bu sektörde bir yer edindim.
Bayilik sistemi ile mi çalışıyorsunuz?
Evet, biz bayilik sistemi ile çalışıyoruz. Bayilerimiz var, çalışmalarımızı onlarla yürütüyoruz, kendimiz montaj yapmıyoruz, bugüne kadar yapmadık, bundan sonra da yapmayı düşünmüyoruz. Avrupa ve Anadolu yakasında, İzmit’te, Gölcük’te ve daha birçok yerde 200’e yakın bayiimiz var. Yalova’ya kadar sevkiyatlarımız oluyor.
Sektörümüzdeki, son günlerdeki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kentsel dönüşümün yavaşlaması, inşaat firmalarının, daireleri elden çıkaramaması bizim sektörü etkiliyor. Önceden alınan çeklerin, evrakların ileriki zamanda sıkıntı yaratacağı bir sektörün içindeyiz. Şu anda zaten direkt müteahhitlerle olan işlere fazla girmiyoruz. Birçoğunun sıkıntılı günler yaşadığını biliyoruz. Tez zamanda bunun düzelmesini umuyoruz. Çünkü bizim sektörümüz inşaata dayalı bir sektör. İnşaat olmadığı takdirde iyice yavaşlayacaktır. Kentsel dönüşümden dolayı zaten değiştirme işleri fazla değildi. Bizim gibi yapıda olan bayilerin yaptığı işler, diğer bayilerden gelen ufak ölçekte inşaat işleriydi. Biz bugüne kadar proje işlerine girmedik, iyi ki girmemişiz!
Döviz kurunun artması ve etkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Döviz kurundaki dalgalanma sadece bizim sektörü değil Türkiye’deki bütün sektörleri etkiliyor. Her şeye zam geldi; piyasa koşulları değişti; önceden uzun vadede malzeme satışları oluyordu, şu anda olmuyor. Çek ile ve vadeli satmaktansa nakit ve kredi kartıyla satışa ağırlık veriyoruz. Bankaların aldığı faizler, vade farkları çok yükseldi, %40’ları buluyor bu farklar. Fakat bizim öyle bir kârımız yok. Hatta hiç kimsenin öyle bir kârı yok. Biliyorsunuz büyük firmalar konkordato ilan etti. Bu da Türkiye için çok kötü bir durum. Banka faizlerinin düşmesi gerekiyor. Biz de merakla gelişmeleri takip ediyoruz. Normalde bizim sektörümüzde belli dönemler var. Özellikle 12. ayın 15’inden sonra sektörde durgunluk yaşanır, şubat ayı da bundan etkilenir, mart ayında işler başlar. Yani ekim, kasım, aralık aylarının iyi olması lazım. Ama işte dediğim gibi inşaat işlerinin yavaşlaması, satışların durması, ellerinde sermaye olmayanların çek yazması kötü oluyor.
“Buralara kadar hazır parayla değil, çalışarak geldim. Tırnağımla kazıyarak, iş tecrübemle bu sektörde bir yer edindim.”
2018’deki hedeflerinize ulaşabildiniz mi?
Biz genel olarak gidişattan memnunuz aslında. Bu son 2 aylık süreç de bizi çok etkilemedi; çünkü yeni bir oluşum içindeyiz. Yolumuza Adopen’le devam ediyoruz. Müşterilerimiz de bayilerimiz de biz de Adopen’den çok memnunuz. Bizim kemikleşmiş bir bayii ağımız var. Hepsi bizi çok iyi tanıyor. Bu sebeple geçiş döneminde de bir sıkıntı yaşamadık. Adopen, kriz ortamında durumları çok iyi idare etti, bu süreçte ekonomik durumu çok iyi yönettikleri için yolumuza Adopen’le devam etmenin ne kadar doğru bir karar olduğunu görüyoruz.
Hedeflerinizde ihracat var mı?
Şu an için yok. İç piyasaya zor yetişiyoruz. İhracat da biraz sıkıntılı! Atalarımızın bir sözü vardır, taş yerinde ağırdır, diye. Bizim de bulunduğumuz yerde ağırlığımızı yerleştirmek, bu kriz ortamında elimizdekileri korumak gibi hedeflerimiz var. Tabii ki daha da büyümeyi düşünüyoruz; ancak önce bu ekonomik gidişatın düzelmesini bekliyoruz. Her zaman temkinli ilerlemeyi tercih ediyoruz.
Bu sene bayii toplantılarının eskisine oranla oldukça az yapılacağa benziyor. Ne düşünüyorsunuz?
Aslında böyle zamanlarda daha sık yapılması gerekir. Bu toplantılarda bayilere değer verildiği gösterilerek, onlarla istişarede bulunularak kriz zamanlarında güven ortamı yaratılmış olur diye düşünüyorum.
“I Have A Place In The Sector With My Work Experience”
We continue our journey with Adopen. We are, also our customers and our dealers happy from Adopen. Adopen managed the situation in the crisis in a very good way thus we see that working with Adopen was a very right decision’’ said Öztürk Window Company Owner Fikri ÖZTÜRK and we conducted an interview with him.
