“Türkiye Alüminyum Federasyonu TALFED Kurulmalıdır”

Tüm dünyada süregelen ekonomik göstergeler sonucu; global pazarda yaşanan finansal daralmadan ülkemiz ve dolayısıyla sektörümüzün de etkilendiği gerçektir.  Bu durum üretim maliyetlerinin artması, yatırımların azalması, işsizlik oranlarının yükselmesi gibi temel sonuçlara neden olacaktır.

Ayrıca, tedarik zincirlerinde aksamalar ve ihracatın düşmesi de önemli etkiler arasında sayılabilir. Ekonomik büyümenin yavaşlaması, şirket iflasları, sosyal etkiler gibi süreçler elbette olacaktır.  Örnek olarak 2008 krizinde otomotiv sektöründeki daralmayı verebiliriz. Diğer yandan hükümetlerin ve merkez bankalarının aldığı önlemlerden de bahsetmek gerekir; faiz indirimleri, teşvik paketleri gibi.

Finansal Daralma Nedir?

Finansal daralma (credit crunch), ekonomide kredi koşullarının sıkılaşması, likidite erişiminin azalması ve yatırımların düşmesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Sanayi sektöründe bu durum, üretim maliyetlerinin artması, yeni projelerin ertelenmesi ve şirketlerin borçlanma kapasitesinin zayıflaması gibi etkilere yol açar.

Finansal Daralmanın Sanayiye Etkileri

A. Üretim ve Tedarik Zinciri;

  • Maliyet Artışı: Bankaların kredi faizlerini yükseltmesi, sanayi şirketlerinin işletme sermayesini zorlaştırır. Örneğin, çelik üreticileri hammadde alımını kısıtlayabilir.
  • Tedarik Zinciri Aksamaları: Finansman eksikliği, lojistik ve tedarik süreçlerini aksatır. Otomotiv sektöründe yarı iletken krizi (2021) buna örnektir.

B. İstihdam ve Yatırımlar;

  • İşsizlik: Daralma dönemlerinde şirketler personel azaltımına gider. 2008 krizinde ABD otomotiv endüstrisi 350.000 kişiyi işten çıkarmıştı.
  • Ar-Ge Kesintileri: Yeni teknoloji yatırımları ertelenir. Örneğin, enerji sektöründe yenilenebilir kaynak projeleri askıya alınabilir.

Makroekonomik Sonuçlar

  • Büyüme Yavaşlaması: Sanayi üretimindeki düşüş, GSYİH büyümesini negatif etkiler. Örneğin, Euro Bölgesi’nde 2012’de sanayi üretimi %2.6 azaldı.
  • Şirket İflasları: Likidite sıkıntısı, KOBİ’lerin iflasını tetikler. 2020’de pandemi döneminde Avrupa’da 200.000’den fazla şirket kapandı.
  • Sosyal Etkiler: İşsizlik ve gelir kaybı, tüketici harcamalarını düşürerek ekonomiyi döngüsel olarak olumsuz etkiler.

malale ck a94 2

Çözüm Önerileri

A. Politikalar;

  • Merkez Bankası Müdahaleleri: Faiz indirimleri ve niceliksel gevşeme (QE) ile likidite sağlanması. Örneğin, TCMB’nin 2024’te repo faizini %15’ten %12’ye düşürmesi.
  • Hükümet Teşvikleri: Vergi indirimleri, yatırım hibeleri ve KOBİ kredi garantileri. Türkiye’de 2023’te açıklanan 50 milyar TL’lik sanayi destek paketi.

B. Şirket Stratejileri;

  • Nakit Yönetimi: Stok optimizasyonu ve kısa vadeli borçlanma.
  • Dijital Dönüşüm: Otomasyon ve IoT teknolojileriyle maliyet verimliliği.

 

malale ck a94

Tarihsel Örnekler

  • 2008 Küresel Krizi: ABD’de otomotiv devi General Motors iflas korumasına başvurdu; Alman sanayi üretimi %20 düştü.
  • 2020 Pandemisi: Küresel otomotiv satışları %16 azaldı; Çin’de sanayi üretimi ilk çeyrekte %13.5 geriledi.

Özetle, finansal daralmalar sanayide üretimden istihdama kadar geniş etkilere sahip. Çözüm, kamu politikaları ve şirketlerin uyum stratejilerinin eşgüdümüyle mümkün.

Sektörümüze dönecek olursak… Pazar, üretim yeri, makine ekipman, maliyetler, işletme finansmanı, istihdam konuları tam analiz edilmeden güncel fırsatlardan yararlanabilmek adına alınan kararlar, yatırımlar ve buna bağlı olarak duran fabrikalar ve üretim!

Bakıldığında en büyük destekçimiz bankalar, finans kurumları. Peki ne zaman? Her şey güllük gülistanlık iken… Zor günler önümüze gelince neredeler? Yoklar. Neden yoklar? Ne oldu da yok oldular? “Devlete yüksek faizle para satmak varken niye özel sektörle risk alalım!” Bu mu düşünce? Senin bankaların yerli ve milli olmayınca, bunlardan yerli ve milli düşünmesini nasıl bekleyeceksin?

Değişik bir bakış açısı sunacağım sizlere. Acaba bu gayrı yerli ve gayrı milli bankalar, ülkemizde sanayimizi bitirmek adına önce düşük faizle bol para vererek; çalışan, kendini çeviren ve bu ülkede ihracat yapan firmalarımızı yatırıma sevk ederek; sonrasında öz sermayeleri ile bu sistemin altında kalacaklarını bilerek bu ülke sanayicisine bir oyun mu kurdu?

Neticede yerli ve milli olmayan bu kurumlar halen kâr ediyor. Açıklanan bilançolara bakın, göreceksiniz. Bu iki yönlü bir aksiyon; ülke sanayicisine kredi musluklarını açacaksın, onları yatırıma sokacaksın; zaten yatırım mallarının, ekipmanın büyük kısmı yurtdışı ithalatı, oradan da artı kazanç; böylece ellerindeki imkânları yatırım için bloke edeceksin; sonra bir anda onların finans musluklarını keserek hem dünya pazarında rekabetçiliğini bitireceksin hem ülkeyi zor duruma sokacaksın! İşsizlik ile sosyal çıkmaz yaratacaksın! Daha da önemlisi, zorda olan ekonomide vergi yaratamayan hükümet sana ve senin patronlarına muhtaç olacak! Dış borcu artan devlet bunu ödemek için kurun artmasını engelleyecek, kur artmayınca ihracatın rekabetçiliği azalacak, oradan da ettiğin zararın kat be katını devletten kazanacaksın! Birisi çıkıp olmaz diyebilir mi?

Hiçbir finans kurumu, bir firmanın yapacağı işin onun tarafından yapılabilirliğinin tam onayını almadan, teminatı ne olursa olsun para vermez. Şimdi dönüp bakalım bu yatırım desteklerini kim vermiş, sonrasında neden durmuş? Tahsilat riski gördük diyemezler, şimdi mi gördünüz? Yatırımı yaparken neden görmediniz? İşinize mi gelmedi? Cennet mekân Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN’ı bir kez daha rahmet ve minnetle anıyorum… Onun kadar bu bankacılık sistemine dikkat çeken hiç kimse olmamıştır. Bu konu o kadar irdelenmesi gereken bir konu ki, kim yapar bilmiyorum.

Biz bu ülkenin Alüminyum sanayisinin çatı kuruluşu GALSİAD olarak, bu platformlarda daha fazla dinlenmek, sesimizi duyurmak, birlikte güçlü olabilmek adına çalışmalara hız kesmeden devam edeceğiz. Her platformda konuşacağız, anlatacağız.  Ancak hep söylediğimiz gibi; bu çalışmalarda daha da güçlü olmak için Türkiye Alüminyum Federasyonu TALFED muhakkak kurulmalıdır!